Orta yaşı geride bırakmış, tüm yaşamları Beyoğlu’nda geçmiş üç arkadaş; Selim, Kenan ve Nihat. Selim’in ağzından dinlediğimiz hikâyede üç arkadaşın, Kenan’ın ölüm deneyiminin ardından değişen hayatları ele alınıyor. Hayatını –yeniden– anlamlı kılmak için çırpınan Kenan, içine girdiği çukurun farkında değildir.

Alexandra Dumas tarafından yazılan Üç Silahşörler herkesin kitaplığında bulunması gereken eserlerden biridir.

Yirminci yüzyılın ilk yarısında büyük bir üretkenlikle dergilere yazdığı şiir, öykü, makale ve eleştiri türü yazılarla Türk edebiyatı sahnesine adımını atan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, romanları, hikayeleri, denemeleri, oyunları ve anılarıyla, en önemli edebiyatçılarımız arasında yer alır.

Prof. Dr. Cemil Ata graduated from Istanbul University, Faculty of Forestry in 1969. He completed his doctorate programme in 1975 and became Associate Professors in 1980. He has worked more than 22 years in Black Sea Technical University, in departments of Forestry Engineering and Landscape Architecture. He got his Professorship in 1988. In 1992, he established departments of Forestry Engineering and Landscape Architecture as the Dean of Bartın Forestry Faculty.

Alp ile Irmak ikiz kardeşler, ikizler ama dış görünüşleri tamamıyla farklı. Fırat teknoloji meraklısı, çok sevdiği bir de kuzeni var: Alp. Onunla bir araya geldiklerinde tabletlerinde oyun oynamaktan başka bir şey yapmıyorlar.

İrlanda doğumlu Amerikalı yazar Joseph Murphy, ilahi bilimler alanındaki engin birikimi ile okurlarını bilinçaltının gücünü keşfetmeye çağırıyor. Yazarın ilk olarak 1963 yılında yayımladığı Bilinçaltının Gücü kitabı, insan zihnine dair en çok merak edilen soruları yanıtlıyor.

Farabî (870-950): Türk-İslam filozofu, gökbilimci, müzisyen. İslam’ın Altın Çağı’nın en önemli isimlerinden biridir. Farabî yükseköğrenimini Bağdat’ta tamamladı, zamanın ünlü bilginlerinden ders aldı. Aristoteles’in ve Platon’un eserlerini inceledi, bu iki filozofun felsefelerini İslam’la bağdaştırmaya, bu sayede İslam dinine felsefi bir nitelik kazandırmaya çalıştı.

2. Dünya Savaşı sırasında batırılan bir mülteci gemisinin hikâyesine dayanan bu etkileyici romanda, Almanya doğumlu yaşlı bir profesör, sevgili karısını en son gördüğü yeri ziyaret etmek için Amerika’dan İstanbul’a gelir.